Dünya Futbolunda Şu Anda En İyi 10 Ultra Grup [Sıralama]

Ultralar, alevler ve tifolar gibi yoğun gösterilerle maç günlerini unutulmaz kılıyor.
Öne çıkan ultra grupları arasında Legia Varşova, Kızılyıldız Belgrad ve AC Milan yer alıyor.
Ultralar, kulüplerine sarsılmaz bir destek ve tutku gösteriyor, taraftar deneyimini zirveye taşıyor.

Bir futbol stadyumuna adım attığınızda, beş duyunuz birden canlanıyor. Dokunma, tat ve koku hisleriniz, maçın başlamasını beklerken koltuğunuzda oturduğunuzda yükseliyor. Ancak her şeyden önce, maç gününde gördükleriniz ve duyduklarınız en önemli olanlar.

Atmosfer, bir maç gününü ya yapar ya da bozar. Takım kazansa da kaybetse de taraftarlar, ne olursa olsun şarkılar söyleyip takımlarını destekleme görevini hissediyor. Bu taraftar grupları arasında dünyanın en iyi gruplarından bazıları, yani ultralar yer alıyor. Onlarla birlikte, sıradan bir futbol maçı bir konsere ve renkli bir gösteriye dönüşüyor.

İngiliz futbolunda kendi ultra tarzları var; Crystal Palace’ın Holmesdale Fanatics grubu en bilinenlerden. Ancak birkaç ülkeye göz attığınızda, Eagles’ın Selhurst Park’ta yaptıklarının olağanüstü olmaktan uzak olduğunu görüyorsunuz. Polonya’nın başkenti Varşova’dan Arjantin’in Buenos Aires mahallesine kadar, dünya futbolundaki en iyi on ultra grubunu inceledik.

Dünya Futbolundaki En İyi 10 Ultra Grubu Sıralaması

Sıra	Kulüp	Ülke
1	Legia Varşova	Polonya
2	Hajduk Split	Hırvatistan
3	Dinamo Zagreb	Hırvatistan
4	Galatasaray	Türkiye
5	AC Milan	İtalya
6	Sparta Prag	Çekya
7	Marsilya	Fransa
8	River Plate	Arjantin
9	Kızılyıldız Belgrad	Sırbistan
10	Fenerbahçe	Türkiye

10. Fenerbahçe – Türkiye
Türk takımlarına karşı oynanan bir Avrupa deplasman maçı, her zaman zorlu bir karşılaşma olarak bilinir. Stadyumdaki taraftarlar, deplasman takımının rahat etmesini zorlaştırır, maçın başından itibaren oyuncuları yuhalar ve ıslıklar. Şükrü Saracoğlu Stadyumu’nda, Genç Fenerbahçeliler ultra grubu varlıklarını hissettiriyor.

Dev tifolardan, sahanın üzerinde duman bulutu oluşturan parlak kırmızı alevlere kadar, Fenerbahçe taraftarları desteklerini en tutkulu şekilde gösteriyor. Ultralar dünyası en güvenli yer değil ve birçok grup otoritelerini göstermek için şiddete başvuruyor. Bu sezonun başında, Fenerbahçe ultraları, Ekim ayındaki Avrupa Ligi maçı öncesi Manchester United taraftarlarına saldırdı. Bu eylemler, GFB Boğaz Holiganları tarafından öncülük edildi.

9. Kızılyıldız Belgrad – Sırbistan
Avrupa’nın doğu bölgelerine doğru ilerledikçe, maçlardaki atmosfer daha sert bir hal alıyor. Alevler, duman bombaları ve hatta havai fişeklerin kullanımı, bazı ülkelerin futbol kültürüne derinlemesine yerleşmiş durumda ve bu durumun kısa sürede değişmesi pek olası görünmüyor. ‘Ultra’ stereotipini tam anlamıyla yansıtan bir grup, Kızılyıldız Belgrad’ın Delije grubu.

Sırpça’da ‘delije’ kelimesi, güç ve cesaret sahibi bir kişiyi ifade eder. Marakana’daki taraftarlar, deplasman taraftarlarını korkudan titreten ama aynı zamanda hayran bırakan bir gösteri sunuyor. Belgrad’a yapılan bir seyahat, futbol dünyasının en çok beklenen kova listesi etkinliklerinden biri ve ömür boyu unutulmayacak anılar sağlıyor.

8. River Plate – Arjantin
River Plate ultra grubu, kendilerini Los Borrachos del Tablón, yani stadyumun sarhoşları olarak adlandırıyor; oldukça yerinde bir isim, değil mi? Güney Amerika’da ultra grubu olmak tamamen farklı bir amaç taşır. Bu, insanların mesleği haline gelir ve birçok taraftar, belirli taraftar gruplarına olan bağlılıklarından para kazanır.

Ultra hiyerarşisinin tepesindeki taraftarlar, kulüpten geçimlerini sağlayabilir; forma satışlarından, bilet satışlarından para kazanır ve bazıları transfer ücretlerinden bile pay alır. Arjantin sporu, sporun agresif doğasını canlı tutmak istiyor; Süperklasiko hâlâ dünya futbolunun en şiddet dolu derbisi olarak kabul ediliyor.

7. Marsilya – Fransa
Onlarca yıldır, Marsilya’nın sadık taraftar grubu, Avrupa’nın en tutkulu taraftar gruplarından biri olarak görülüyor. Kendi ülkelerinde ve yurtdışında birçok şiddet olayına karıştılar. Fransa’nın ikinci büyük şehri olan Marsilya taraftarları, zirvede olmamaktan nefret ediyor ve Ligue 1’deki rakipleri Paris Saint Germain ile yoğun bir rekabet içindeler.

Kulübe olan tutkuları, sol görüşlü siyasi duruşlarından, şehirlerine olan gururlarından ve futbol başarısı arzularından geliyor. Velodrome’a gelmek kolay bir iş değil; ziyaretçiler, maçın başından sonuna kadar kulakları sağır eden bir haykırışla çevrili olmayı beklemeli.

6. Sparta Prag – Çekya
Prag’ın kalbinde, toplumdan çok daha geniş bir sosyal ayrım var. Kıtanın en korkulan rekabetlerinden biri, Prag’ın orta sınıf kulübü Slavia Prag ile işçi sınıfının takımı Sparta Prag’ı karşı karşıya getiriyor.

Komünist rejimin zirve yaptığı dönemlerden bu yana kulüpler arasındaki çatışmalar azalmış olsa da, maç günlerinde şiddetli çatışmalar hâlâ yaygın. Sparta Prag ultraları, sağ görüşlü politikaya yöneldi ve maçlarda ırkçı alt tonlar taşıyan pankartlar sergiliyor. UEFA, kulübü Yahudi karşıtı, İslam karşıtı ve göçmen karşıtı söylemleri nedeniyle defalarca para cezasına çarptırdı.

5. AC Milan – İtalya
Milan’daki rakiplerinizle aynı stadyumu paylaşmak, kırmızı-siyah bir ultra grubunun ortaya çıkışını başlatacaktı. Zengin tarihleri ve yaratıcı tifo gösterileriyle tanınan Brigate Rossonere, San Siro’nun Curva Sud tribününde gururla yer alıyor.

1984’teki ilk sanat eserlerinden bu yana, Curva Sud yıllarca sayısız gösteriyle karşılandı. En ünlü eserleri, PSG’nin AC Milan’a yönelik silah temalı tifo’suna yanıt olarak geldi; İtalyan taraftarlar, rövanş maçında Matrix’ten Neo’nun mermilerden kaçtığı dev bir tifo sergiledi.

4. Galatasaray – Türkiye
UltrAslan, Galatasaray’ı kıta genelinde takip eden ve ev stadyumlarını deplasman takımları için cehenneme çeviren ultra grubu. Avrupa’daki birçok grup yoğun siyasi duruşlar sergilerken, UltrAslan büyük ölçüde tarafsız kalıyor ve kulüplerinin başarısı için mücadele etmeye odaklanıyor.

Galatasaray taraftarları, Türk hükümetinin futbolda piroteknik kullanımına genel bir yasak getirmesine neden oldu. Ultraları, 2012’de Fenerbahçe’ye karşı oynanan bir maçta 3.000’den fazla alev yakarak maçı geçici olarak durdurdu. UltrAslan, hâlâ RAMS Park’ın kapılarındaki güvenliği aşarak alevleri stadyuma sokmayı başarıyor ve bu da burayı dünya futbolunun en kulakları sağır eden atmosferlerinden biri haline getiriyor.

3. Dinamo Zagreb – Hırvatistan
Dinamo Zagreb ultraları, Hırvatistan’ın başkenti Maksimir Stadyumu’nda yarattıkları mavi denizden dolayı kendilerine Bad Blue Boys (BBB) diyor. İsimlerine rağmen, BBB’nin grup içinde bıçak yasağı gibi katı bir kuralı var; böyle bir kuralın varlığı bile çılgınca.

Tribünlerdeki sürekli desteklerinin yanı sıra, grup saha dışındaki eylemleriyle de tanındı. 2022 Zagreb depreminin ardından, BBB, diğer Hırvat ultra gruplarıyla birlikte yerel yetkililere doğal afetin yol açtığı hasarı onarmada yardımcı oldu. Dinamo Zagreb ultraları, aynı zamanda Ukrayna’nın Rusya ile çatışmasında kamuoyu önünde destek veren ilk gruplardan biriydi.

2. Hajduk Split – Hırvatistan
1950’lere kadar uzanan Hajduk Split ultraları, Avrupa’nın en eski taraftar grubu. Torchida Split adıyla anılıyorlar ve oluşumları, 1950 Brezilya Dünya Kupası’nın atmosferini kendi ülkelerinde yeniden yaratmak isteyen bir grup Hırvat denizciden ilham aldı.

Tribünlerdeki uzun süreli varlıkları, Hırvatistan genelinde korkulan bir ün kazandırdı ve Hajduk Split ultraları mutsuz olduklarında bunu açıkça belli ediyor. Nisan 2024’te, Dinamo Zagreb’e karşı 1-0’lık bir yenilgi, taraftarların güvenlik bariyerlerini aşarak kendi oyuncularıyla yüzleşmesine neden oldu. Stadyumda polis durumu yatıştırdıktan sonra, aşırı Torchida fraksiyonu sokaklarda taş atmaya ve şişe kırmaya başladı.

1. Legia Varşova – Polonya
Yüksek kaliteli bir futbol maçı arıyorsanız, Polonya’daki tribünler muhtemelen en iyi seçenek değil. Ancak sinir ve heyecanla sizi yerinizden zıplatacak bir atmosfer arayan taraftarlar için Legia Varşova tam adres. Futbol takımlarına olan tartışmasız sevgileri, hayattaki her şeyin ötesine geçiyor; ya futbol ya da hiçbir şey.

Legia Varşova, hepsinin en şiddet yanlısı grubu; maçtan maça tartışmalı tifolar sergileyerek modern futbolda otoritelerini hissettiriyor. Siyasi görüşleri ve futbola yönelik aşırı agresif bakış açılarına rağmen, Polonya’nın başkentindeki holiganlar, oyunun gördüğü en tutkulu